Apaçık bir zafer
Müminler Peygamber Efendimizin (SAV) rüyası üzerine Kâbe'yi ziyaret etmek için yola çıkmıştı.
🔸 Müminler peygamber efendimizin (SAV) rüyası üzerine Kâbe'yi ziyaret etmek için yola çıkmıştı. Fakat Kureyş buna izin vermek istemiyordu. Müslümanlar Hudeybiye'deyken Hz. Osman (RA) elçi olarak Kureyş'e gönderilmişti. O Mekke'deyken Hz. Peygamber'e (SAV) vahiy aldığı zamandakine benzer bir hal geldi. Müslümanlardan biri kampın tümünü şunları söyleyerek dolaştı:
Ruh, Allah'ın Rasulüne geldi ve bağlılık yemini almayı emretti. Allah adına biat etmek için gidin.
🔸 O sırada peygamberimiz baharla yaprakları yeşermiş bir akasya ağacının altındaydı. Müminler teker teker gelip ona biat etti. Kampta yapılan çağrı ne üzerine biat edileceği konusunda bir bilgi vermiyordu. Bu nedenle ilk gelen sahabe:
Sana, senin bildiğin şey üzerine biat ediyorum. Dedi. Diğerleri de aynı şey üzerine biat ettiler. Daha sonra Hz. Peygamber (SAV):
Osman'ın yerine ben biat edeceğim. Dedi ve sol elini damadının eli gibi kabul edip sağ eli üstüne koyarak biat etti.
🔸 Oradan bulunanlardan sadece bir kişi çağrıya cevap verdi. Bu devesinin arkasına saklanan fakat gözden kaçmayan bir münafıktı. Kureyşliler Süeyl'i bir anlaşma imzalaması için Müminlerin yanına gönderdi. Onunla birlikte aynı kabileden iki kişi daha vardı. Gidip peygamber efendimizle (SAV) tartıştılar. Sahabe dışardan onları dinleyerek anlaşıp anlaşmadıklarını öğrenmeye çalışıyordu. Sonunda bir noktada uzlaştılar.
🔸 O zaman peygamber efendimiz (SAV) Hz. Ali'ye (RA):
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla, diye başlayarak anlaşma metnini yazmasını söyledi, fakat Süheyl buna karşı çıktı:
Rahman'ın ne olduğunu ben bilmiyorum. Eğer yazacaksan, Allah'ım senin adınla yaz. Dedi.
🔸 Sahabeden bazıları başka bir şey yazmayız diye bağırdı.Fakat Hz. Peygamber (SAV) onları duymazdan geldi ve:
Allah'ım senin adınla yaz. Dedi ve sonra yazdırmaya devam ederek:
Bunlar Allah'ın Rasulü Muhammed ile Amr'ın oğlu Süheyl arasında imzalanan anlaşma maddeleridir. Dedi. Fakat Sühely yine karşı çıktı.
Eğer seni Allah'ın Rasülü olduğunu kabul etseydik, Kâbe'ye girmeni engellemezdik ve seninle savaşmazdık. Abdullah'ın oğlu Muhammed yaz. Dedi.
🔸 Hz. Ali (RA) Allah'ın Rasulü ifadesini yazmıştı. Peygamber efendimiz bu kelimeleri silmesini istediğinde Hz. Ali bunu yapamayacağını söyledi. Bunun üzerine peygamber efendimiz (SAV) ona:
Kendi parmaklarını bu kelimeler üzerine koymasını istedi ve kelimeleri kendi eliyle sildi.
🔸 Daha sonra onların yerine, Abdullah'ın oğlu sözünü yazdırdı. Metin şöyle devam ediyordu:
Onlar on yıl boyunca savaş yükünü kaldırdılar. Bu süre içinde insanlar güvende olacak ve birbirlerine saldırmayacaklar. Ama velisinin izni olmadan Kureyş'ten Muhammed'e gelen kişiyi, Muhammed geri gönderecek. Muhammed ile birlikte olanlardan biri Kureyş'e sığınırsa o, geri gönderilmeyecek, ihanet edilmeyecek. Kim Muhammed'in tarafına geçmek isterse geçebilir. Kim de Kureyş'in tarafına geçmek isterse geçebilir.
🔸 Anlaşma bu cümleler ile bitiyordu.
💠💠💠
FİKRİYAT.COM SOSYAL MEDYADA!
Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;
👉 YOUTUBE 🔔
👉 Fikriyat.com mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için bizlere ulaşabileceğiniz e-posta adresimiz: