Allah'ın Kılıcı Halid b. Velid
Hudeybiye Barışı imzalandığında, Müslümanların çoğu bunu bir yenilgi olarak görüyor, Kureyş ise zafer kazandığını düşünüyordu.
🔸 Hudeybiye Barışı imzalandığında, Müslümanların çoğu bunu bir yenilgi olarak görüyor, Kureyş ise zafer kazandığını düşünüyordu. Fakat aradan bir yıl geçip de Müslümanlar Mekke'ye girdiklerinde artık İslam'a karşı direnmenin boş bir çaba olduğu, Mekke'de aklı başında olan herkes tarafından anlaşılacaktı.
🔸 Kureyş, şimdi Müslümanların Mekke'ye girişini seyrediyordu. Fakat Halid ve Amr onların arasında değildi. Onlar, kısa bir süre önce şehirden ayrılmıştı. Ayrılma nedenleri birbirinden farklıydı. Ama ikisi de barışın Müslümanlar için bir zafer olduğunu biliyordu.
🔸 Amr bunu bilse de düşüncelerinde bir değişiklik olmamıştı. Oysa Halid, uzun süredir kararsızdı. Dışardan bunu görmek imkânsızdı çünkü o bütün savaşlar da Kureyş saflarındaki yerini almıştı. Fakat daha sonraları Uhud dönüşünde savaşın anlamsız olduğunu ve sonunda Müslümanların kazanacağını düşündüğünü itiraf etmişti. Halid'i meşgul eden başka düşüncelerde vardı.
🔸 Peygamber efendimize (SAV) istemsiz bir sevgi besliyordu. Kardeşi Velid'İn ölmeden önceki kendisine bıraktığı mektuptan da Hz. peygamberin (SAV) kendisini sorduğunu ve eğer o putperestlere karşı İslam'ı desteklerse kendisi için çok iyi olur. Biz de onu diğerlerine tercih ederiz. Dediğini öğrenmişti.
🔸 Bunların yanı sıra ailesindeki bazı değişikliklerde onu etkilemişti. Uzun zamandan beri Müminlere destek olan annesi, İslam'ı seçmiş, teyzeside peygamber efendimiz (SAV) ile evlenmişti. Bu evlilikten kısa bir süre sonra, Halid rüyasında, her tarafı kapalı kıraç bir ülkede olduğunu gördü. Daha sonra bu ülkeden çıkıp yeşil ve verimli otlaklarla kaplı bir ülkeye gitmişti. Bunu yorumlayarak Medine'ye gitmeye karar verdi. Fakat yalnız gitmek istemiyordu.
Kendisi gibi düşünen başka kimse yok muydu acaba?
🔸Şimdi orada olmayan Amr'ın dışında İkrime ve Safvan onun yakın arkadaşlarıydı. Halid ikisini de çağırdı. Fakat Safvan, bütün Kureyşliler Muhammed'in peşinden gitseler de ben gitmem. Diyordu.
🔸 İkrime'de buna benzer bir şey söylemişti. Halid ikisinin de Bedir'de babalarını kaybettiklerini biliyordu ve yalnız başına yola koyuldu.
💠💠💠
FİKRİYAT.COM SOSYAL MEDYADA!
Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;
👉 YOUTUBE 🔔
👉 Fikriyat.com mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için bizlere ulaşabileceğiniz e-posta adresimiz: