Mukabele
Osman Şahin'in sesinden 12. Cüz I Mukabele
Kur'an-ı Kerim'in 12. cüzü, Hud suresinin 6. ayetinden sonuna kadar olan kısmı ve Yusuf suresinin 1-52. ayetlerini ihtiva eder
12. CÜZDE HANGİ SURELER BULUNUR?
🔸 Kur'an-ı Kerim'in 12. cüzü, Hud suresinin 6. ayetinden sonuna kadar olan kısmı ve Yusuf suresinin 1-52. ayetlerini ihtiva eder.
HUD SURESİ
Kur'an-ı Kerim'in 11. suresi olan Hûd suresi, Mekke döneminde nazil olmuştur. Ayetler arasındaki konu ve üslup bütünlüğü tek seferde indiği kanaatini vermektedir.
🔸 Yunus suresinden sonra ve İsrâ suresinden önce nüzul olan sure, 123 ayetten müteşekkildir.
🔸 Sure adını 50, 53, 58, 60 ve 89. ayet-i kerimelerde geçen Hz. Hûd peygamberin adından alır.
🔸 Eski çağların inkârcı ve zalim toplumlarına yöneltilmiş olan uyarı ve tehditlere değinilerek müşriklerin Müslümanlar üzerindeki baskılarını iyice arttırdıkları Mekke döneminin son yıllarında nazil olduğu ifade edilmektedir.
Mekke müşriklerinin Müslümanlara yaptıkları eziyetler
HUD SURESİNDE VURGULANAN KONULAR
Geniş ölçüde peygamber kıssalarından oluşan surenin Peygamber Efendimizi (sav) en çok etkileyen surelerden biri olduğu belirtilir.
🔸 Fahreddin er-Râzî'nin İbn Abbas'tan aktardığı bir rivayete göre Kur'an-ı Kerim'de Peygamberimizi (sav) en çok etkileyen, onun saçlarının ağarmasına sebep olan ayet, Hûd suresindeki "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" mealindeki 112. ayettir.
"Senin yanında hak yola dönenlerle birlikte, sana buyurulduğu gibi dosdoğru ol! Siz de azıp sapmayın. Allah, yaptıklarınızı çok iyi görmektedir."
Hûd suresi 112. ayetin tefsiri
🔸 Tirmizî'den nakledilen bu hadislerin en meşhuruna göre Hz. Ebubekir, "Yâ Resûlallah, saçların ağardı" deyince Resul-i Ekrem (sav), "Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât, Amme yetesâelûn (Nebe') ve İze'ş-şemsü küvvirat (Tekvîr) sûreleri kocalttı" demiştir.
🔸 Surenin tamamında peygamber kıssalarına yer verilmiş; giriş mahiyetindeki ilk ayetlerde hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan Allah tarafından indirilen Kur'an'ın niteliklerine ve muhtevasına işaret edilmiştir.
🔸 Ayetlerin Allah tarafından insanların yalnız O'na kulluk etmelerini, O'ndan mağfiret dileyip tövbe etmelerini sağlamak üzere indirildiği belirtilmiştir.
Hûd suresi 1-3. ayetlerin tefsiri
12. Cüz - Hud suresinin 6-123. ayetleri
Hud suresinin 12. cüzde yer alan bölümü, yeryüzündeki tüm canlıların rızkının Allah tarafından belirlendiğine ilişkin ayet ile başlar.
🔸 Her canlının rızkını veren, yeri göğü yaratan Allah'ın sınırsız ilmine, engin kudret ve azametine dikkat çekilerek hayatın bir imtihan olduğu belirtilmiştir.
🔸 İnsanların sonunda Allah'a döndürüleceklerini bildiren ayetlerin ardından kendilerine tanınan fırsatları değerlendirmeyen inkârcıların artık ahirette azaptan kurtulma imkânlarının da kalmayacağı uyarısında bulunulmuştur.
🔸 Kendilerini dünya tutkularına kaptıranların istediklerini elde etseler bile bu dünyada yaptıkları işlerin ahirette onlara fayda sağlamayacağı, cehennem ateşinden başka bir sonuçla karşılaşmayacakları bildirilmiştir.
Hûd suresi 6-22. ayetlerin tefsiri
🔸 Öte yandan Peygamberimizin (sav) davetine uyarak iman edenlerin ve rablerine gönülden bağlananların cennetle ödüllendirileceği müjdesi verilmiştir.
"İman edip dünya ve ahiret için yararlı işler yapan ve rablerine gönül huzuruyla teslim olanlara gelince, işte onlar cennetliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır."
Sonraki ayetlerde Hz. Nûh, Hz. Hûd, Hz. Sâlih, Hz. İbrâhim, Hz. Lût, Hz. Şuayb ve Hz. Mûsâ'nın tebliğ faaliyetleri anlatılmıştır.
🔸 Özellikle Hz. Nûh, Hz. Hûd, Hz. Sâlih, Hz. Lût ve Hz. Şuayb'ın davetleri ve kavimlerinin bu davetler karşısındaki inkârcı ve inatçı tutumları ayrıntılı biçimde ortaya konmuştur.
🔸 Hz. Nûh, Hz. Hûd, Hz. Sâlih ve Hz. Şuayb'ın ilk tebliğlerinin tevhidle ilgili olması, bunların kavimlerinde müşrikliğin hâkim inanç olduğunu göstermektedir.
🔸 Hz. Lût'un kavminde eşcinselliğin yaygın olduğu, Hz. Şuayb'ın tebliğde bulunduğu Medyen halkı içinde de ticaret ahlâkının bozulduğu anlaşılmaktadır.
🔸 Peygamberlerin görevlerini hiçbir dünyevî karşılık beklemeden yaptıkları, kavimlerinin zarar görmelerini ve acı çekmelerini istemedikleri, kendi güçlerine değil Allah'ın yardım ve desteğine güvendikleri belirtilmiştir.
🔸 Öte yandan muhatapları olan kavimlerinin ise çoğunlukla bu peygamberlere karşı kaba ve küstah davrandıkları, onları küçümsedikleri, yalancılıkla suçladıkları ve nihayet inkâr ve kötülüklerinde ısrar ettikleri bildirilmiştir.
Hûd suresi 25-85. ayetlerin tefsiri
Peygamberler Tarihi kategorimiz için tıklayın
🔸 Peygamber kıssalarına geniş yer verilen bu surenin son bölümünde genel bir değerlendirme yapılıp helak edilen kavimlere haksızlık edilmediği, başta inkârcılıkları olmak üzere bizzat kendi kötülükleri yüzünden helâke uğradıkları belirtilmiştir.
🔸 İlahi ceza onlara aniden gelivermiş, putları da kendilerini kurtaramamış; üstelik putlar nedeniyle ağır cezalara çarptırılmışlardır.
🔸 Kıssalar birer öğüt ve ibret vesilesidir. Ahiret azabından korkarak bunların üzerinde düşünenler, milletlerin yükseliş ve çöküşlerinde bu açıdan değerlendirme yapmalılardır.
Hûd suresi 100-123. ayetlerin tefsiri
YUSUF SURESİ
Kur'an-ı Kerim'in 12. suresi olan Yusuf suresi, nübüvvetin 8 ila 10. yılları arasında nazil olmuştur.
🔸 Nüzul sebebi, sahabilerin Peygamberimizden (sav) kıssa niteliğinde ayetler okumasını talep etmeleridir.
🔸 Surenin geliş hikmetini Resûl-i Ekrem'i (sav) teselli etme olarak açıklayanlar da vardır.
🔸 Yusuf suresinde kardeşlerinin Hz. Yusuf'a eziyet ettiği, Resulullah'a (sav) da kendi kavminin eziyet ettiği; fakat sonunda Hz. Yusuf'un üstün gelmesi gibi Resulullah'ın (sav) da inanmayanlara karşı zafer kazanacağına dair işaret vardır.
YUSUF SURESİNDE VURGULANAN KONULAR
Yusuf suresi, Kur'an-ı Kerim'de "ahsen-i kasas" şeklinde kıssaların en güzeli olarak tanımlanmıştır.
🔸 Hz. Yusuf kıssasının en güzel kıssa oluşunu Şehâbeddin el-Âlûsî şöyle açıklamıştır:
🔸 Kıssa, haset edenle edilen, efendi ile köle, şahitle hakkında şehadet edilen, âşıkla mâşuk, hapiste kalanla serbest bırakılan, bollukla kıtlık, günahla bağışlanma, ayrılıkla vuslat, hastalıkla sıhhat, zilletle izzet gibi zıtlıklar içermekte ve hasedin mahrumiyet doğurduğu, sabrın kurtuluşun anahtarı olduğu, aklın duygulara galip gelmesinin hayatın düzenini sağladığı örnekleri ihtiva etmektedir.
🔸 Hz. Yusuf'un hayatı ve onun imtihan olduğu olaylar detaylıca anlatılmış ve örnek gösterilmiştir.
Hz. Yusuf'un hayatı: Hz. Yusuf kıssası…
12. Cüz – Yusuf suresinin 1-52. ayetleri
12. cüz, Yusuf suresinin 1-52. ayetlerini içinde barındırır. Sure, ilk ayetlerinde "anlayabilesiniz diye biz onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik" şeklinde bir vurguya yer vermiştir.
🔸 Kıssa, Hz. Yusuf'un rüyasında on bir yıldızla güneşin ve ayın kendisine secde ettiğini görmesi ve bunu babası Hz. Yakub'a anlatması ile başlamaktadır.
🔸 Hz. Yakub ona, şeytanın tahrikiyle kendisine kötülük yapabileceklerini belirttiği kardeşlerine bu rüyayı söylememesini tembih etmiştir.
🔸 Cenâb-ı Hakk'ın kendisini seçkin bir konuma getirip rüyaları tabir etme bilgisini öğreteceğini, daha önce ataları Hz. İbrâhim ve Hz. İshak'a lütfettiği nimetleri ona ve Hz. Yakub soyuna da lütfedeceğini müjdelemiştir.
Yûsuf suresi 1-6. ayetlerin tefsiri
🔸 Hz. Yûsuf'un üvey kardeşleri, babalarının Hz. Yûsuf'a aşırı düşkünlüğünden duydukları rahatsızlığı dile getirerek onu öldürmeyi veya uzak bir yere götürüp bırakmayı müzakere ederken içlerinden birinin teklifiyle Hz. Yûsuf'u bir kuyuya atmaya karar verdikleri ifade edilmiştir.
🔸 Babalarının yanına gelerek kırda beraber gezinip eğlenmeleri için Hz. Yûsuf'u kendileriyle göndermesini istemişlerdir.
🔸 Hz. Yakub, oyuna daldıkları bir sırada Hz. Yûsuf'u bir kurdun kapmasından endişe ettiğini söylediyse de onlar böyle bir şeyin asla mümkün olamayacağını ifade ederek Hz. Yûsuf'u alıp götürmüşler ve kararlaştırdıkları gibi bir kuyuya atmışlardır.
Yûsuf suresi 8-15. ayetlerin tefsiri
🔸 Akşam ağlayarak babalarının yanına dönmüşler; Hz. Yûsuf'u kurdun yediğini ileri sürüp kanla boyadıkları gömleğini ona göstermişlerdir.
🔸 Hz. Yakub, oğullarının sözlerine inanmadığı gibi kanlanmış gömlekte herhangi bir yırtık da görememiş; sabırla, tevekkülle Allah'a sığındığını belirtmiştir.
🔸 Hz. Yûsuf'un atıldığı kuyunun civarından geçen bir kervanın mola vermesi esnasında su bulmaya giden su taşıyıcısı kovasını kuyuya salınca kovaya tutunan Hz. Yûsuf'u yukarı çekmiştir.
🔸 Taberî'nin rivayetine göre o yörede bekleyen kardeşleri Hz. Yûsuf'u kervan mensuplarına az bir bedelle köle olarak satmışlardır.
Yûsuf suresi 16-20. ayetlerin tefsiri
🔸 Kervan mensupları Hz. Yûsuf'u Mısır'a götürüp üst konumdaki saray mensuplarından birine (aziz) satmışlardır.
🔸 Aziz, hanımına Hz. Yûsuf'a iyi bakmasını tembihlemiş ve onu evlât edinebileceklerini söylemiştir.
🔸 Hz. Yûsuf ergenlik çağına gelince azizin karısı (Züleyha) ondan murat almak istemiştir, zira bir hadiste belirtildiğine göre Hz. Yûsuf çok yakışıklı bir gençtir.
🔸 Allah ihlaslı kullarından olan Hz. Yûsuf'u kötü ve çirkin şeylerden kurtardığını belirtir.
Yûsuf suresi 21-23. ayetlerin tefsiri
"Kadın onu kesinlikle arzulamıştı; eğer rabbinin işaret ve ikazını görmeseydi o da kadını arzulardı. İşte biz, kötülük ve fuhşu ondan uzaklaştırmak için böyle yaptık. Şüphesiz o ihlaslı kullarımızdandı."
Yûsuf suresi 24. ayetin tefsiri
🔸 Ardından, Züleyha'nın bu olanlara kocasının bilgisi olması üzerine Hz. Yûsuf'u suçladığı, fakat Züleyha'nın yakınlarından birinin hakemliğiyle onun suçluluğunun ortaya çıktığı belirtilmiştir.
🔸 Şehirdeki bazı kadınların Züleyha gibi soylu bir hanımın kendi kölesinden murat alma sevdasına düşmesini kınayınca Züleyha onları evine yemeğe davet edip Hz. Yûsuf'u karşılarına çıkarmıştır.
🔸 Kadınlar gördükleri güzellik karşısında şaşkına dönmüşler ve sofraya konan meyvelerin yerine bıçakla ellerini kesmişler; bu güzellikteki birinin beşer değil üstün bir melek olabileceğini söylemişlerdir.
Yûsuf suresi 25-31 ayetlerin tefsiri
🔸 Züleyha da kendisinin Hz. Yûsuf'tan murat almak istediğini ve onun buna karşı çıktığını itiraf etmiştir.
🔸 Buna rağmen dedikoduları önleyip olayı unutturabilmek için Hz. Yûsuf hapse atılmıştır.
🔸 Hapiste melikin hizmetkârlarından iki kişi ile karşılaşmış, onların gördükleri rüyaları dinlemiştir.
🔸 Önce kendilerini tek Allah inancına davet etmiş, ardından da rüyalarını yorumlamış ve rüyalar Hz. Yûsuf'un söylediği gibi gerçekleşmiştir.
🔸 Bir süre sonra melik de bir rüya görmüş; kendi tabircilerinin bir türlü yorumlayamadığı ve kâbus diye nitelediği bu rüyayı, Hz. Yûsuf'un hapisten çıkan ve cezalandırılmayan arkadaşının kendisini hatırlayıp ondan bahsetmesiyle gönderildiği hapishanede Hz. Yûsuf yorumlamıştır.
Yûsuf suresi 32-41 ayetlerin tefsiri
"Kral dedi ki: "Rüyamda yedi arık ineğin yedi semiz ineği yediğini gördüm. Ayrıca yedi yeşil ve bir o kadar da kuru başak gördüm. Efendiler! Eğer rüya yorumluyorsanız, bu rüyamı da bana yorumlayın."
Yûsuf suresi 43. ayetin tefsiri
MUKABELE NASIL OKUNUR?
Mukabele karşılık verme, karşılıklı okuma anlamına gelir. Bir kimsenin Kur'an'ı ezberden veya kitaptan yüksek sesle okuması ve onu dinleyen topluluğun da sessizce Kur'an'dan takip etmesi anlamına gelen mukabele şu şekilde okunmalıdır:
🔸 Okumaya başlamadan önce ağız misvakla temizlenmeli.
🔸 Mescit veya bir başka temiz yerde okunmalı.
🔸 Kıbleye yönelmeli.
🔸 Allah Teâla'nın Nahl suresinin 98'inci ayetinde buyurduğu üzere "Kur'an okuyacak olduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın" sözünden hareketle Kur'an okumaya başlarken euzü besmele çekilmelidir.
🔸 Tevbe Suresi hariç her surenin başında besmele çekilmelidir.
🔸 Okunan Kur'an ayetlerini huşu ile dinleyip anlamları hakkında düşünmelidir.
🔸 Sesi güzelleştirmek ve Kur'an-ı Kerim'i tane tane okumak gerekir. Aceleci davranmamak ve med kaidelerine uymak gerekir.
KUR'AN-I KERİM HATİMLİ MEAL DİNLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Kur'an-ı Kerim'i dinlemek, aynı zamanda Kur'an'ın da emridir. Cenâb-ı Hak, Araf suresinin 204'üncü ayetinde "Kur'an okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki, merhamet olunasınız" buyurur.
MUKABELE NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Peygamber Efendimize (sav) 610 yılında ilk vahyin gelişiyle başlayan Kur'an'ın indiriliş süreci, 632 yılına kadar, yaklaşık 23 yıl devam etti.
🔸 Peygamberimizle (sav) Cebrail, her yıl Ramazan ayında bir araya gelerek, o güne kadar indirilen Kur'an ayetlerini, karşılıklı olarak okudular. Önce Cebrail okur Peygamberimiz (sav) dinlerdi. Daha sonra da Peygamberimiz okur, Cebrail dinlerdi.
🔸 Bu durum Peygamberimizin (sav) vefat ettiği yıl 632 de iki kez tekrarlandı. Böylece Kur'an ayetlerinin unutulmasının önüne geçildi. Peygamberimizin (sav) bu davranışını kendilerine örnek alan Müslümanlar, bunu dini bir gelenek olarak günümüze kadar sürdürmüşlerdi.
PEYGAMBERİMİZ KUR'AN'I BAŞKASINDAN DİNLEMEYİ SEVERDİ
Peygamber Efendimiz (sav), Kur'an'ı başkasından dinlemeyi severdi. Başkasından dinlerken mübarek gözyaşlarını tutamazdı.
🔸 Bir hadiste, Allah'ın evlerinden birinde O'nun kitabını okuyan ve müzakere eden cemaati rahmetin kaplayacağı, onları meleklerin kuşatacağı ve Allah Teâlâ'nın o mecliste yer alanları kendi nezdinde bulunanlara bildireceği kaydedilir.
Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizî
İbn-i Mes'ud (ra) anlatıyor:
Resulullah (sav) bana hitaben: "Bana Kur'ân oku!" buyurdu. Ben "Ya Resûlallah! Kur'ân sana indirildiği halde, sana Kur'ân'ı ben mi okuyacağım?" dedim. Allah Resulü (sav) "Ben Kur'an'ı kendimden başka birisinden dinlemeyi hakikaten severim" buyurdu. Bunun üzerine, Resul-i Ekrem'e (sav) Nisâ suresinden okumaya başladım.
Nihayet "Her ümmetten birer şâhit getirdiğimiz ve ey Muhammed, onların üzerlerine de seni şâhit olarak getirdiğimiz zaman onların hâli nice olur?" ayetine geldiğimde, Resûl-i Ekrem Efendimiz (sav) "Şimdilik yeter!" buyurdu. Dönüp baktığımda, bir de ne göreyim, Resul-i Ekrem Efendimizin (sav) iki gözünden yaşlar akıyordu.